Mutasavvıf yazar Abdullah Kucur vefatının 5. yılında anıldı
Vakfın konferans salonunda gerçekleşen programda, Prof. Dr. Sadettin Ökten, Prof. Dr. İsmail Coşkun, Dr. Sait Başer ve Doç. Dr. Meliha Sarıkaya konuşmacı olarak yer aldı.
Sadettin Ökten, Kucur ile üniversitede asistanlık yaptığı yıllarda tanıştığını belirterek, “Mahmutpaşa’da esnaf bir adam Abdullah Ağabey. Yanına gidiyorduk. Bir cümle söylüyordu ve zihnimizde iz bırakıyordu. Bu iz hala devam ediyor.” dedi.
Abdullah Kucur’un kendisi için Fethi Gemuhluoğlu’nu şerh eden bir şahsiyet olduğunu vurgulayan Ökten, şunları kaydetti:
“İslam medeniyetinin yaşanmaya çalışıldığı son dönemin temsilcileriydi bu isimler. Biz Abdullah Ağabeyle cumartesi öğleden sonraları Beyazıt Meydanı’nda görüşürdük. Açtığımız konu itibarıyla meselenin ne olduğunu anlardı ve bazen bir kelime, bazen sükut ile bütün mevzuyu hulasa ederdi.”
– “İLK GÖRÜŞMEMİZDE ÇOK ETKİLENMİŞTİM”
Sait Başer de zor ve yoksul geçen çocukluk yıllarında babası tarafından Kucur’un yanına götürüldüğünü aktararak, “İlk görüşmemizde çok etkilenmiştim. Tekrar görüşmeyi iple çektim. Yanından ayrılırken elime Necip Fazıl’ın ‘O ki O Yüzden Varız’ kitabını tutuşturdu. O tanışmadan sonra da hiç kopmadık. Bütün eğitim-öğretim hayatım boyunca onun alakasından nasiplendim.” şeklinde konuştu.
Meliha Sarıkaya ise hayatına yön veren önemli şahsiyetlerden birinin Kucur olduğunu vurgulayarak, “Abdullah Amca çok yazmazdı. Az şey yazdı ama yazdıkları çok kıymetlidir. Çok isabetli tavsiyelerde bulunurdu. Çok farklı mevzularla ilgilenirdi ama her zaman önceliği Peygamber Efendimiz ve ehlibeyti olmuştur. Ehlibeyte olan bağlılığı çok önemliydi ve bunu göstermekten çekinmezdi.” ifadelerini kullandı.
Abdullah Kucur ile sohbetlerinde tuttuğu notlara da değinen Sarıkaya, Kucur’a ait cümleleri katılımcılarla paylaştı.
Kucur ailesi adına söz alan Doç. Dr. Sadi Kucur ise anma vesilesiyle bir araya gelen kalabalıktan büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti.
Etkinlik, izleyicilerin sorularının cevaplanmasının ardından sona erdi.