‘Asla göremezsin’ dediler! Operasyon sonrası iki farklı göz rengine sahip oldu

Libyalı Sabah Darif Mansour Yahya (62), 2020’den itibaren gözünde oluşan virüs kaynaklı enfeksiyon nedeniyle yıllar boyunca Belarus, Rusya ve Sırbistan gibi farklı ülkelerde şifa aradı. ‘Artık göremezsin’ diyen doktorların teşhislerinden sonra son çare olarak geldiği Türkiye’de, Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Yusuf Yıldırım’ın uyguladığı ve yurtdışından temin edilen kornea nakli sayesinde iki farklı göz rengine sahip olarak aydınlığa kavuştu.

İlk başta yalnızca bulanık siluetler görebilen Yahya, tedavisi süresince gösterilen özen ve yaklaşımın kendisine moral kaynağı olduğunu dile getirdi. Prof. Dr. Yıldırım ise, göz hastalıklarında tekrarlayan viral enfeksiyonların önemine dikkat çekerek düzenli kontrollerin ve medikal tedaviye devam etmenin kritik olduğunu hatırlattı. 

YAHYA: İLK BAŞTA HİÇ GÖRMÜYORDUM 

Kornea nakli sonrası görmeye başladığını ve aşama aşama daha iyi hale geleceğini söyleyen 62 yaşındaki Sabah Darif Mansour Yahya, “2020 senesinde hastalandım. Gözümde enfeksiyon vardı, virüs girdi. Birçok doktora gittim. Belarus’a, Rusya’ya gittim. Libya’da tedavi aldım. Bazı doktorlar benim için umut olmadığını söyledi. En son Sırbistan’a gittim. Sırbistan’a gittiğimde doktor bana ‘Asla göremezsin, umut yok’ dedi. En son da Türkiye’ye geldim. Buradaki doktorlar çok iyi. Libya Konsolosluğu tarafından Yusuf Hoca’ya yönlendirildim. İlk görüşmemizde bile Yusuf Hoca bana çok fazla umut verdi. Şu anda görüyorum ama seviye seviye daha da ilerleyeceğini söyledi bana hoca. Yani ilk başta hiç görmüyordum ama şu anda görüyorum. Başta Yusuf Hoca olmak üzere hastanedeki bütün çalışanlara, hemşirelere çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. 

YILDIRIM: KORNEASI ENFEKSİYONLARA BAĞLI OLARAK BULANIK HALE GELMİŞTİ 

Hastanın korneasının tekrarlayan enfeksiyonlar sonucu bulanıklaştığını dile getiren Prof. Dr. Yıldırım, “Hastamız, uzun yıllardır görme azlığı şikayeti olan ve son dönemde de artık görmeyi tamamen kaybetmiş bir hasta olarak bize yönlendirildi. Öncelikle hastamızın medikal kayıtlarını temin ettik ve faydalı olup olamayacağımızı kontrol ettik. Bu görme kaybına bir tedavi uygulayabileceğimizi düşündüğümüz için hastamızı davet ettik. Gözümüzün kornea olarak adlandırılan şeffaf, saydam tabakası ne yazık ki tekrarlayan enfeksiyonlara bağlı olarak opaklaşmış, yani bulanık hale gelmişti. Hastamızın geçmişte, tekrarlayan herpes virüsü enfeksiyonuna bağlı geçirdiği birtakım rahatsızlıkları mevcuttu. Hastamızı değerlendirdikten sonra öncelikle medikal bir tedaviye başladık” ifadelerini kullandı. 

‘KORUYUCU BİR TEDAVİ PLANLADIK’ 

Viral enfeksiyonların tekrar edebilme ihtimalinden dolayı medikal tedavi ve kontrollerin devam etmesinin önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Yıldırım, “Hastamıza daha önce de farklı merkezlerde, yurt dışında birtakım tedaviler uygulanmıştı. Biz, antiviral koruyucu bir tedavi ile birlikte hastamıza kornea nakli önerdik. Tabii ki bu cerrahi tedaviden sonra birinci günden itibaren hastamızın görmesi gitgide artıyor ve daha da artacak. Ancak bununla birlikte medikal tedavinin devam etmesi, kontrollerin ve takiplerin uygun bir şekilde yapılması oldukça önemli. Çünkü bu viral enfeksiyon tekrar edebilir. Bu nedenle hastamız için koruyucu bir tedavi planladık ve takiplerine devam edeceğiz. Hastamızda korneanın etkilenen ön bölgesi değiştirildi. Biz buna tıbbi olarak derin ön lameller keratoplasti diyoruz. Yani, korneanın sadece ön yarım bölgesinin alındığı bir kornea nakli işlemi gerçekleştirdik” diye konuştu. 

‘ORGAN VE DOKU NAKLİ İLE İNSANLARIN HAYATA TUTUNMASINI SAĞLAYABİLİYORUZ’

 Organ naklinin öneminden bahseden Prof. Dr. Yıldırım, “Bu bağlamda şunu da ifade etmek isterim. Organ ve doku bağışı, organ ve doku nakli sadece ülkemizin değil, tüm dünyanın sorunudur. Organ ve doku bağışının ne kadar önemli olduğunu her zaman insanlara anlatmalıyız, vurgulamalıyız. Çünkü organ ve doku nakli sayesinde birçok insanın yaşam kalitesini artırabiliyor, hayata tutunmasını sağlayabiliyor ve mutlu bir şekilde yaşamasına yardımcı olabiliyoruz” dedi.

Related Posts

Levant: Lübnan gerçekten Suriye’nin parçası mıydı? Tom Barrack’ın kullandığı “Biladü’ş-Şam” terimi ne anlama geliyor?

Levant: Lübnan gerçekten Suriye’nin parçası mıydı? Tom Barrack’ın kullandığı “Biladü’ş-Şam” terimi ne anlama geliyor?

Trump: Gazze’deki çocuklar aç

ABD Başkanı Donald Trump, Gazze’deki çocukların açlık çektiğini ve bunu tüm dünyanın gördüğünü ancak kurulması planlanan gıda dağıtım noktalarının İsrail’in kontrolünde olacağını söyledi.

Ünlü un markası raflardan toplatılıyor! İçinden küf çıktı

Fransa’da piyasaya sürülen bir buğday ununda, insan sağlığı için tehlikeli seviyede okratoksin tespit edildi. Uzmanlar, tüketicileri ‘hemen kullanmayı bırakın’ diye uyardı.

Herkes canı pahasına mücadele ederken çakmakla orman yakmaya çalıştı

Bursa’da 4 gündür devam eden yangınlarla mücadele sürerken ormanı yakmaya çalışan bir kişi son anda fark edildi. Çakmak Köyü’nü saran alevlere müdahale edilirken bölgeyi çakmakla yeniden ateşe vermek istediği öne sürülen şüpheli kaçtı.

Beykoz’da orman yangının perde arkası… Bir de bunlar çıktı

Beykoz’da dün akşam ormanlık alanda çıkan yangınla ilgili A.A. isimli şüpheli gözaltına alındı. Şüphelinin emniyetteki ifadesinde, yangını işaret fişeği atarak çıkardığını ve eğlence için yaptığını söylediği öğrenildi.

Hollanda’dan İsrailli bakanlara yasak: Ülkeye alınmayacaklar

Hollanda hükümeti İsrail’de Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinde yer alan aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir ve Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’in ülkeye girişlerini yasakladığını duyurdu. Yasak kararına gerekçe olarak İsrail …