2020 yılında başlayan Covid-19 pandemisi sebebiyle öğrenmiş olduk ki, aşılamanın salgınların yayılmasını önlemek üzerindeki etkisi çok büyük. Aşılamanın ve bu sayede toplumda bağışıklık oluşturmanın tarihi çok eskilere dayanıyor. Acaba tarihteki ilk aşı hangisi? Gelin hep beraber aşılamanın tarihine kısa bir yolculuk yapalım.
Kaynak: https://www.iflscience.com/the-story-…
Son yıllarda, küresel çapta aşılamanın Covid-19 gibi salgın hastalıkların yayılmasını önlediğine hep beraber şahit olduk.
Modern bir teknik olmaktan çok uzak olan aşılama ilkesi birkaç yüzyıldır kullanılmaktadır.
Aşı nedir, ne işe yarar? İlk aşılama fikri nereden ve nasıl ortaya çıkmıştır?
Vücudumuz bakteri veya virüs gibi zararlı mikroorganizmalar tarafından işgal edildiğinde, bağışıklık sistemimiz savunmaya geçer.
Aşı, enfeksiyonu taklit ederek hastalığa karşı savunma çabalarında bağışıklık sisteminize yardımcı olur.
Ne yazık ki hiçbir aşı mükemmel değildir ve sanılanın aksine aşılar hastalığa yakalanmayacağınızı garanti de etmez.
İlk aşı nerede ve nasıl ortaya çıktı? Dünyada aşılamayı ilk kullananlar Çinliler…
Aşılama eskiden günümüzdeki modern yöntemlerle yapılmıyordu. Peki eskiden aşılama nasıl yapılıyordu?
Bir diğer yöntem de çiçek hastalığı geçirenlerin vücuduna iğne batırılarak cerahat çıkarılır ve sağlıklı kişinin derisine atılan çiziklerin üzerine sürülürdü.
Ve nihayet dünya, 1796 yılında ilk kez modern aşılama ile tanıştı.
Çiçek aşılarının gücü kısa sürede tüm dünyaya yayıldı ve 1800’lü yılların ortasında İngiltere ve Amerika’nın bazı bölgeleri de dahil olmak üzere bir sürü yerde zorunlu hale geldi.
1872’de ünlü Fransız kimyager Louis Pasteur, kanatlı kolerası için laboratuvarda üretilen ilk aşıyı yarattı.
1959 yılında Dünya Sağlık Örgütü (WHO), ‘Çiçek Hastalığını Yok Etme Programı’nı başlattı.
Türkiye’de bir hasta yakını, abisinin kullanmak zorunda olduğu Visudyne adlı ilaca ulaşamadıklarını belirterek isyan etti. İlacın Türkiye ithalatçısı BMED’in kendisini Türkiye Eczacılar Birliği’ne, onların da yeniden firmaya yönlendirdiğini söyleyen hasta yakını, “Abim ilacı kullanmazsa ciddi bir göz hasarı alacak” dedi.
Kurban Bayramı’na sayılı günler kala vatandaşların kurbanlık hayvan arayışı arttı. Kurbanlık hayvan seçiminde dikkat edilmesi gereken hususları veteriner hekim anlattı. Yaklaşan bayram öncesi şap hastalığının gündeme geldiğini belirten Çetinbaş, hayvan alırken dişi ise gebe olup olmamasına, şap ve tüberküloz hastalığına dikkat edilmesi gerektiğini belirtti. Kurban edilen hayvanın etlerinin daha lezzetli olması için dinlendirilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.